YÖK, Danıştay, meslek liseleri, düz liseler ve siyaset ekseninde çözümsüzlüğe sürüklenen katsayı sorunu 3-5 yıllık bir mesele değildir. Çatışma ve davalaşma 1996 yılında başlamıştır. Olaya bugün çözüm arayanların bakması gereken bir hukuki geçmiş bulunmaktadır.
1981 yılından 1999 ÖSS’ye kadar eşit katsayı uygulaması bulunmaktaydı. YÖK, 1996 da aldığı bir karar ile 1998 ÖSS’den itibaren geçerli olmak üzere mezun olunan yıl ve yükseköğretime yerleşme durumlarına göre katsayıları: 0,6 - 0,5 - 0,4 - 0,3 - 0,2 diye belirledi. Bu durum önceden bildirilerek 1996 ile 1997 ÖSYS kılavuzlarında yer aldı. Fakat konu dava edildi. Yapılan yargılama sonucunda, farklı katsayı uygulamasının anayasanın eşitlik ilkesine aykırılığı gerekçe gösterilerek yürütmesi durdurulup iptal edildi.
YÖK genel kurulu 30.07.1998 tarihli aldığı karar ile de 0,6 ve 0,2 katsayılarını 1999 ÖSS’den geçerli olmak üzere mesleki eğitim, genel lise eğitimi ve alanlar bazında yeniden belirlemiş; buna da Danıştay nezdinde dava açılmıştır. 04.04.2000 tarihinde verilen karar içeriğinde kazanılmış hakların korunması gerektiği yönünde görüş bildirirken; yapılan oylama sonucunda YÖK’ün yükseköğretime girişte katsayı belirleme, değiştirme yetkisinin yasal mevzuata uygun olduğu gerekçesi ile dava YÖK lehine sonuçlanmıştır. Bundan sonra açılan davalarda Danıştay, katsayı belirleme yetkisi YÖK’e ait demiştir.
2003 yılında meslek yüksek okullarına sınavsız geçiş uygulamasına geçilmiştir. Bu uygulama ile mesleki orta öğrenim ve yüksekokullarda, eğitimde kalite düşmüş, hedeflenen verim hiçbir zaman alınamadığı gibi genel lise mezunları da bu uygulamadan ötürü hak kaybına uğramışlardır. Meslek yüksek okullarına sınavsız geçiş uygulaması YÖK tarafından 2010 yılından itibaren geçerli olacak şekilde kaldırılmıştır.
YÖK genel kurulu son olarak 21.07.2009 tarihli toplantısında eşit katsayı uygulaması kararı almıştı. İstanbul Barosu tarafından açılan davada 25 Kasım 2009 tarihinde Danıştay, YÖK kararına yürütmeyi durdurma kararı vermiştir.
YÖK 30.07.1998 günlü farklı katsayı kararı ile pire için yorgan yakmış, imam-hatip liseleri uğruna mesleki ve teknik eğitim büyük yara almıştır. Meslek yüksek okullarına sınavsız geçiş uygulaması ile de kaş yapım derken göz çıkartıldığı açıktır. Oysa anılan farklı katsayı kararı 2003 yılından geçerli olmak üzere ve sadece İmam Hatip liseler yönünden alınabilirdi. Böylelikle kazanılmış haklar korunacak ve laik eğitim sistemi tesis edilebilecekken bu fırsat iyi kullanılamamıştır.
Gerek YÖK, gerekse yargı vermiş oldukları kararlar ile kendi içlerinde sürekli çelişkiye düşmüş, yaşanan kaos ortamından Türk Milli Eğitim Sistemi büyük yaralar alırken gençlerimiz zarar görmüştür. Artık yüksek öğretime girişte uygulanan alan - katsayı sorunu Danıştay ve YÖK’ün konusu olmakla sınırlanamaz. Bu tartışma ülkemizi toptan germekte ve kamplaştırmaktadır. Konuya ilişkin olarak Yüce Meclisin yaşanan ya da yaşanabilecek kaos ortamını büyütmeyip, kamu vicdanını rahatlatması için acilen bir kanun yapma zorunluluğu doğmuştur.
Öncelikle laik eğitim sistemi korunacak şekilde meslek lisesi mezunlarının 2003 yılına kadar olan kazanılmış hakları iade edilmelidir. 2003 yılı ve sonrası İmam Hatip Lisesi mezunları ise 2010 ÖSS de sadece ilahiyat ve Din Kültürü Öğretmenliğini yazabilmelidirler. Meslek yüksek okullarına sınavsız geçiş kaldırılmalı, mesleki ve teknik eğitim lisesi öğrencileri alan devamı bölümlere girişte genel lise öğrencileri ile eşit katsayı ile yarışmalıdır.
Liselileri miting alanına indirmek, devletin kurumlarını mahkemelik etmek kimseye yarar getirmeyecek. Yukarıda özetlenen yasal düzenlemeyle İmam Hatip Liseleri dini-siyasi nüfuz sağlamak amacıyla kullanılamayacak, meslek liselerimiz kuruluş amaçlarına uygun kurumlar haline gelecektir.
Kamuoyuna ve yetkililere önemle duyurulur…
03/12/2009
Cansel Güven
Anadolu Eğitim Sendikası Genel Başkanı