Girişimci, topluma yönelik olarak ”hizmet sunan, üreten, ticaret yapan”, böylelikle maddi manevi kazanç sağlayan kişidir. Bu amaçla kendi işini kurmak için harekete geçen girişimci, iş fikrini gerçekleştirmek için “araştırma, planlama, örgütleme ve koordinasyon“ çalışmaları yapar ve bu çalışmalar sonunda gerekli olan bilgi-beceri, işyeri, eleman, makine donanım vb. girdileri ile finansman kaynaklarını bir araya getirerek işletmesini kurar.
Eleştirel düşünme; akıl yürütme, analiz ve değerlendirme gibi zihinsel süreçlerden oluşan bir düşünme biçimidir. İnovasyon, yeni veya iyileştirilmiş ürün, hizmet veya üretim yöntemi geliştirmek ve bunu ticari gelir elde edecek hale getirmek için yürütülen tüm süreçleri kapsar. İnovatif olmak için; ileriyi gören, gözlemci, duyarlı, öğrenmeye açık, meraklı, hayalperest, çözüm odaklı, cesur, araştırmayı seven bir ruha sahip olmamız gerekir.
İnovasyon, topluma fayda sağlamak yani pozitif değer sağlamak için yapılır. İnovatif girişimciliğin temelini oluşturan, mesleki eğitim alan bireylerin(aslında tüm bireylerin) eleştirel düşünme kapasitelerinin geliştirilmesine olanak veren eğitim modelleri üzerinde çalışmalara daha çok önem vermeliyiz.
Küresel İnovasyon Endeksi ülkelerin inovasyon faaliyetlerini çok boyutlu bir zeminde incelemektedir. Ülkelerin uzun dönemli büyümelerinin, üretim faaliyetlerinin teşvikinin ve iş yönünden gelişimlerinin amaçlandığı 2016 yılı raporunda 128 ülke incelenmektedir Türkiye genel sıralamada 128 ülke arasından 42. Sırada yer almaktadır. Güçlü ve tam bağımsız bir Türkiye oluşturmak istiyorsak bu sıralamayı üst sıralara taşımamız gerekmektedir.
Amacımız; mesleki eğitimde bireylere işgücü piyasasında gerekli olan mesleki bilgi beceri ve kişilik özelliklerini kazandırırken, amacı sadece sektörde bir işyerinde ücretli personel olarak çalışmasını sağlamak değil, aynı zamanda girişimci bir kişilik kazandırarak kendi adına gerekli ‘’inovatif girişimcilik’’ özelliklerini gösterip bir anlamda işveren olmasını sağlayabilmek olmalıdır. Çünkü ekonomik sektörde girişimci yatırım yaparak iş alanı oluşturmaz ise nitelikli işgücü yetiştirmek tek başına bir anlam ifade etmeyecektir.
Mesleki ve Teknik Eğitim de 9.sınıftan itibaren verilmeye başlayan 2 ders saati ve 7 modül den oluşan Mesleki Gelişim Dersi yukarıda tanımlamaya çalıştığım hiçbir olguyu tam olarak verememektedir.
Sonuç olarak; Ülkemiz insanının yaşam kalitesini yükseltmek, toplumsal sorunlara çözüm bulmak, ülkemizin rekabet gücünü artırmak ve Bilim-Teknoloji kültürünü topluma mal etmek ve yaygınlaştırmak için araştıran-geliştiren-yenilikçi düşünceye sahip gençler yetiştirmeliyiz.
Ali ÖZGÜL
AES Mesleki ve Teknik Eğitim Komisyonu Başkanı