Kapalı alanlarda sigara içmenin cezası durum ve şartlara göre belirleniyor. Rakam, 55 TL ile 6176 TL arasında değişiyor. En iyi sigaranın hangisi olduğunu ya da parasını bilmiyorum. Nasıl en güzel ölüm şeklinin ne olduğunu bilmiyorsam...
Hangi muhteremdi anımsamıyorum ama "baktım ben çok güzel ölmüşlerdi" demişti. Yine doğal gazdan zehirlenen gençler için ağza alınmayacak laflar edilmişti. Oysa zehirlenmelerin çoğunda kişi bilinçsizce üzerindekileri çıkarmaya başlarmış. Ciğerin yanıyor kolay mı? Yanmak derken aklıma yine yakılarak ölüme yollandığımız yerler geldi. Saplantılıyım işte. Sigara yakarsın suçtur. İnsan yakarsın ödül alırsın. Hatta anasının bilmem neresine değin ağzını sonuna kadar açarsın, törenle boynuna madalyanı takarsın. Bir yular benim için daha onurlu durur o bağlamda orası ayrı. Zaten benim gibi insanların ne düşündüğü sizin için önemli mi? Nasıl düşündüğümüz önemli... Beynimizi kullanmaya başladık suç, yazdık suç, okuduk suç...Sizden olunca problem kalmıyor! Bu noktada bizim için problem, tam burada başlıyor. Anlıyor musunuz?
Dün Suruç için "orada ne işleri varmış" dedi klişelerden biri. Maraş, Çorum, Dersim vb. yerlerin coğrafyada ne işi var dersin şimdi dedim, sustu. Orası başka diyor. Oysa benim için katliam denilen olay, mantığı ne olursa olsun, birbiriyle eşittir. Sivas=Suruç, Maraş=Suruç, Dersim=Suruç... Bu sıralama, egemenlerin varlığını devam ettirmek isteyen kişiler aramazda bulundukça devam edip gidecektir. Tecavüzde, işkencede, yakmada, yıkmada sesini çıkarmayan anlayış, sigaraya hiç karışamaz. Ölme şeklimi sen değil ben belirlerim... Anlıyor musunuz?
"Kapitalizm, gölgesini satamadığı ağacı keser." sözünden hareketle, halen seçim istikrarsızlığı diyenlere yanıtım; sizlerin büyük dünyaları ve ütopyaları için her gün bir yerlerde ölmek istemiyoruz. Taptığınız rant, makam, mevki sizin olsun, biz soluk almak derdindeyiz. O gün orada katledilenlerle bugün Ceylanpınar'da kurşuna dizilenlere yüreğim aynı şekilde yanıyor. Herkes Dünya'ya bir kere geliyor. Anlıyor musunuz? Hiç sanmıyorum...