Bilindiği üzere 10.11.2017 tarihinde yayımlanan Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliği ile birlikte okullarda görev yapmakta olan psikolojik danışmanlara yeni görevler yüklenmiş ve bu görevlerle beraber okullarda var olan öğretmenler arası çatışmalar ve okul iklimi problemleri giderilmiştir!
Özellikle bu yeni yönetmelikle psikolojik danışmanlara getirilen zorunlu nöbet görevi öğrenci ile psikolojik danışmanları bazı noktalarda karşı karşıya bırakmış, öğrencilerin okul psikolojik danışmanını bir disiplin sembolü olarak görmelerine sebebiyet vermiştir. Bu durum öğrencilerin psikolojik danışmanlara olan güven duygusunu derinden sarsmıştır. Daha önce ensest, aile içi şiddet, cinsel ve duygusal istismar gibi olayları gizlilik esası ile ortaya çıkaran psikolojik danışmanlar son çıkan yönetmelikle bu olayları ortaya çıkarmaktan oldukça uzaklaştırılmıştır. Koridorda ya da bahçede nöbet tutan psikolojik danışmanlar , ‘’Hocam siz neden nöbet tutuyorsunuz? Rehber öğretmen nöbet tutmaz ki’’ gibi cümlelerle karşılaştıklarına şahit oluyoruz.
Yeni çıkan bu yönetmelikle kendini eğitimci olarak tanımlayan birçok arkadaşımız gerçek yüzünü göstermiştir. Biz nasıl nöbet tutuyorsak onlar da tutsun sanki ne iş yapıyorlar gibi cümleler ülkemizde bu işlerin nasıl ilerlediğinin de açıkça bir göstergesi değil midir? Bana dokunmayan yılan bin yaşasın anlayışını değiştirmeden bir adım ileriye gidemeyeceğimizi ne zaman anlayacağız merakla beklemekteyim. Düşüncesi bu yönde olan eğitimci arkadaşlar ülkemizde son yıllarda öğretmenlerin ne kadar itibarsızlaştırıldığının da sanırım farkında değillerdir. Bugün psikolojik danışmanlara uygulanan bu kabul edilemez durumun yarın kendilerinin de başına gelebileceğini düşünüyor olsalardı şu anda bu yazdıklarımın hiçbirini kaleme dökmek durumunda kalmayacaktım.
Bunun yanında gökten zembille inmişçesine idareci yapılan arkadaşların birçoğu da geldikleri yeri unutup koltuk sevdasına kapıldıklarından psikolojik danışmanlara yüklenen semeri daha da ağırlaştırmışlar, bu yeni çıkan yönetmelik onların da ekmeğine yağ sürmüştür. Tabiki bu bahsettiğim durum herkes için geçerli değildir. Yarası olan gocunur tabirini buraya çok yakıştırdığım için eklemiş bulundum yanlış anlaşılırsa eğer yazımı okuyan herkesten tekrar tekrar özür dilerim.
Umarım ki bu hatalar bu yanlışlar bu ikilemci uygulamalar en kısa zamanda son bulur ve gerçek okul iklimleri tekrardan oluşturularak psikolojik danışmanların eski günlerdeki motivasyonla çalışmaları sağlanır.
Saygılarımla…
EMRE TURHAN
PSİKOLOJİK DANIŞMAN ve REHBER ÖĞRETMEN
AES AFYONKARAHİSAR İL TEMSİLCİSİ