498-24/7889 Tarih:28/05/2024
Konu: 3935 sayılı kanunda muhakkik ile ilgili düzenlemelerdeki eksikliklerin giderilmesi talebi
T.C.
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI
İlgi: a) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu
b) 3935 sayılı Devlet Memurları Disiplin Yönetmeliği
Devlet memurlarının idari soruşturmalarının temel esaslarının çerçevesi Anayasa ile çizilmiş, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu da 7. Bölümde “disiplin” başlığı altında, bu temel ilkeler ışığında devlet memurlarının uyması gereken kuralları ve bu kurallara riayet edilmediği takdirde uygulanacak müeyyideleri etraflıca belirlemiştir. Fakat Devlet Memurları Kanunu, cezaları kimin vereceğine değinmiş olmakla birlikte, soruşturmanın nasıl ve kimler tarafından yürütüleceği konularını yönetmeliğe bırakmıştır. 3935 sayılı Devlet Memurları Disiplin Yönetmeliğinin 28. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında;
“Disiplin soruşturması, memurlar arasından görevlendirilen muhakkik ya da teftiş, denetim ve soruşturma yapmakla görevli memurlar eliyle yapılır. Disiplin soruşturmasında birden fazla memur birlikte görevlendirilebilir.” ve
“Disiplin soruşturmasında muhakkik görevlendirilmesi hâlinde muhakkik, hakkında soruşturma yapacağı memurdan hiyerarşik olarak alt seviyede olamaz.”
düzenlemeleri mevcuttur. Ayrıca 29. maddenin ilk fıkrasındaki “…kendisini görevlendiren disiplin amirinin bütün yetkilerini haiz olup…” ifadelerinden de muhakkiklerin disiplin amiri tarafından görevlendirildiği anlaşılmaktadır. Anayasamızda temel hak olarak düzenlenen “adil yargılanma hakkı” idari soruşturma açısından da bir temel ilkedir. soruşturmanın kapsamlı, adaletli ve hakkaniyetli yürütülmesi esastır. Fakat uygulamada çoğu defa muhakkiklerin tanıdığı idareci arkadaşının soruşturmasına baktığı görülmektedir. Özellikle ilçelerde hemen her memurun birbirini tanıdığı bir gerçektir. Özellikle idareci olan muhakkiklerin, öğretmenlerin soruşturmasında soruşturma izni veren amirlerin (idarecilerin) lehine tavır almaları olası olmaktadır. . Her ne kadar idari de olsa ortada bir soruşturma gerçeği olduğundan burada Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) ve İdari Yargılama Usulü Kanunu(İYUK) maddelerine atıf yapmak hukuk mantığı ile örtüşecektir. Örneğin CMK da bulunan “hakimin reddi” gibi bir müessesenin “muhakkikin reddi” olarak Disiplin Yönetmeliğinde olması gerektiği kanaatindeyiz. Benzer şekilde çekinme sebeplerinin muhakkik için de düzenlenmesi yerinde olacaktır. Yine kanımızca, Muhakkiklerin arabuluculuk sisteminde olduğu gibi eğitim verilerek bir havuz sisteminden atanması daha uygun olacaktır.
Tüm bu açıklanan gerekçelerle ilgili yönetmelikte gerekli eklemelerin yapılması için ilgili kurum ve kuruluşlarla çalışmalar yapılması ve yapılacak çalışmalar hakkında sendikamızın bilgilendirilmesi hususunda
Gereğini arz ederim.